Dış haberler uzmanı Ardan Zentürk açıkladı: Amerika’nın çizeceği 30 yıllık rota

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Washington’da gerçekleştirmiş olduğu önemli temaslardan sonra Türk Devleti’nin gelecek politikaları hakkında önemli tespitlerde bulundu.

Fidan’ın Amerika temasları sonucunda ortaya çıkan manzarayı “Türkiye gerekse Amerika şuanda yeniden bir toparlanma sürecine girdiği hissedilen veya takip edilen bu süreçte de bu korkunç ittifakın suları bulandırmasını istemiyorlar” diye yorumlayan Zentürk, “Zamana yayılmış bir tabloyla karşı karşıyayız” dedi.

Türkiye – ABD yakınlaşmasının bir anda sonuç vermeyecek bir sürece kapı araladığını bildiren araştırmacı bu durumu “Çünkü iki tarafında bu işine gelmiyor yani Amerika Birleşik Devletleri kendisiyle beraber savaşmış terör örgütüyle ilişkisini bir anda kesmeyi ve onları ortada bırakıp gitmeyi planlam ve kendine de belki yediremiyor. Öbür yanda da Ukrayna başta olmak üzere hemen hemen bütün alanlarda bütün bu bölgeyi ilgilendiren alanlarda temasta ve ilişkide olması gerektiğine inandığı Türkiye’yi de kaybetmek istemiyor. Türkiye ise ekonomisinin yaşamakta olduğu kırılgan dönemde uygulanmakta olan ekonomik programın önümüzdeki bir veya iki yıl içinde nisbi bir rahatlama sağlamasını ve belki de yaklaşacak o dönemde başkanlık seçimi için yeni manevra alanları yaratmasını istiyor” şeklinde yorumladı.

“TÜRKİYE’NİN ABD ile İYİ İLİŞKİLERE İHTİYACI VAR”

Geçen dönemlerde oldukça hassas bir hal alan Türkiye ile ABD ilişkilerinin her iki devlet için de oldukça önemli olduğunun altını çizen Zentürk, ikili ilişkiler ve tarafların çıkarları hakkında: “Türkiye’nin Amerika Birleşik Devletleri ile iyi ilişkilere açık ve net konuşalım ihtiyacı da var ve bu ihtiyacını her ne kadar İsrail konusunda sert söylemlerle devam etse de özellikle Ukrayna konusundaki yeni politikasıyla Türkiye zaten göstermiş durumda Hakan Fidan, ABD’nin PKK PYD ile olan ilişkisine ve ittifakına net görüşlerimizi ilettiğini fakat henüz o net görüşlere net cevaplar alamadığımızı ifade ediyor.” tespitinde bulundu.

İki devletin yakınlaşma sürecine girmesi Türk ve Amerikan kamu oyunda olumlu tepkiler alsa da Yunanistan ile PYD-PKK ittifakını korkuttuğunu dile getiren Zentürk, “İki NATO ülkesinin yani Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri’nin ilişkileri yeniden ısıtma eğilimine girmesi her ne kadar benim gibi şeytanın avukatlığını yapanlar açısından ya şu Amerika’ya çok fazla yaklaşması etkisini yaratsa da geniş bir kamuoyunda Türkiye’de diğer kamuoyunda da bir telaş görüyoruz. Yunanistan savunma bakanını Nicos Dendias’ın telaşını geçtiğimiz dönemde aktarmıştı sizlere “Türkiye ile yumuşama sağlıyoruz ama Türkiye hiçbir konuda geri adım atmıyor ve stratejik açıdan sıkışmış durumdayız” diyordu.” ifadelerini kullandı.

Yunanistan’ın telaşlanmasının haklılığına dikkat çeken Zentürk, olayın diğer aktörlerinden Kuzeydoğu Suriye’deki PKK-PYD’nin yaşadığı hayal kırıklığının büyüklüğünü ve içine düştükleri korku ikliminden bahsederken “Özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin İsveç NATO üyeliği karşılığında söz verdiği gibi F16 satış sürecini başlatmış olması PKK-PYD unsurlarının lider kadrolarında “Bak bunlar yeniden yeniden birleşiyorlar ve sonuçta bizi harcayacaklar” düşüncesinin yükselmesine neden oldu” dedi.

Suriye Demokratik Güçleri eş başkanı olarak anılan Mahmut Mesnet’in de dikkat çekici görüşlerine yer veren Zentürk, PKK-PYD yöneticilerinin içerisinde bulunduğu yalnızlığı ve ABD’nin kendilerini yalnız bıraktığı yönündeki fikirlerini “Türkiye bütünüyle bölgeyi Ateş altına almış durumda nokta harekatların da bir birçok insan kaybediyoruz. Bunun ötesinde Amerikalılardan özellikle sivil altyapıya dönük Türk saldırılarını engellemelerini istediğimiz halde bu zor dönemde herhangi bir cevap alamıyoruz. Şu anda bu sessizlik normal değil ve Amerikalılar Suriye’den bir gün Afganistan tarzı geri çekilme gerçekleştirebilecekleri olarak önemli bir konudur” diyor. Amerikalılar bize Türklerin yeni F16’ları Amerikan müttefiklerine karşı kullanmayacakvarını söylüyorlar ama biz eminiz ki Türkler bunu kullanacak” iktibasıyla paylaştı.

“AMERİKA’NIN ÇİZECEĞİ ROTA GELECEK 30 YILIMIZI BELİRLER”

ABD’nin uluslararası siyasette takındığı yeni tavrının, özellikle de Rus-Ukrayna Savaşı’nda Ukrayna’nın Kongre tarafından yalnız bırakılmasının, bundan önce Afganistan’dan çekilirken geride kalanların yaşadığı “yalnız bırakılmışlık sendromunun” artık bütün ABD müttefikleri için cari olduğunu savunan Zentürk, yaşananların Türkiye’nin lehine olduğunu dile getirdi. Amerika’nın çizdiği bu rotanın Suriye’nin kuzeyinde telaş ve paniğe yol açtığını da sözlerine ekleyen Zentürk, konu hakkında şu görüşleri paylaştı:

“Diyorlar ki habire “Ne olacak bizim halimiz”. En büyük büyük sendrom işte bu. Ben her zaman bunu söyledim: en büyük sendrom nedir biliyor musunuz? Bölgesel veya küresel bir gücün beklenmedik bir rant uygulaması. Amerika Birleşik Devletleri Afganistan’dan apar topar çekildiği gün şunu söyledim “artık Amerika’nın bütün müttefikleri için yeni bir dönem başlamıştır. Çünkü Amerika’nın kimi ortada bırakacağı artık kesin değildir. Senle bir savaşa girse, bakın Ukrayna’yı Amerikan kongresi bloke etti. Öyle bıraktılar adamları. Konuşuyorlar orada. Ukrayna savaşıyor yani… Afganistan’dan o apar topar çekilme var ya: Amerika ile çalışan bütün herkese şöyle bir durum yarattı “Bir dakika, bizim bir b planımız olması lazım. Bunlara artık daha fazla güven olmaz.”yöneldiler gölgede kalmanın avantajını kullanıyorlar. Bombardımanları bölgedeki yönetimin halk karşısında zor durumda kalmasını amaçlıyor. Temiz su veya kaçak petrol yoksa halk bunun sorumluluğunu oradaki yönetimden görür. Sonuç itibariyle baktığımız zaman Suriye’nin kuzeydoğusunda da bir panik havasının estiği açık bir gerçek. Bundan siyaseten de askeri olarak da yararlanabilir mi Türkiye? Yararlanabilir ve sonuç itibariyle Amerika’nın o yararlanma sürecimizde çizceği rota da bizim Amerika ile olan ilişkilerimiz önümüzdeki 30 yılını belirler.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir